Yeşilyurt Kaymakamı Kutsal Baytak Ağaç Katliamı Yaptı!

Malatya Yeşilyurt İlçesinde daha önce eşi benzeri görülmemiş bir ağaç katliamı yaşandı. İşin garip tarafı ise bu katliamın kaymakam tarafından yapılması. Yeşilyurt Kaymakamı Kutsal Baytak geçtiğimiz haftalarda AK Parti Yeşilyurt Belediye Meclis Üyesi Mustafa Güler’in bu katliama tepki vermesinin ardından kolluk kuvvetleri tarafından göz altına aldırmış, bu hareketiyle kamuoyunda ciddi tepkiler almıştı. Mera alanı da olsa, hazine alanı da olsa TOKİ’nin yada devlet eliyle herhangi bir inşaat faaliyeti olmadan durduk yere ağaç kesmenin kime ne faydası olur? Anlamakta zorlanıyoruz. Bölge sakinlerinden aldığımız bilgilere göre;

*Bu alan toki evlerinin de yapıldığı bir alan,

*Bahsettiği evler ve kestiği ağaçlar, Toki deprem konutları ile köy arasında. 

*Bahsettiği gibi mera olarak hiç kullanılmamış ve 1998 yılında dönemin Valisi tarafından Köy genişleme alanı olarak planları onaylanmış ve imzalanmış, fakat kadastroya geçirmesi eksik kaldığı için öyle gözüküyor halen ama ödem yürürlükte olan kanun, Valinin imzalaması ile kanun yürürlüğe girer diyor.

İlçe sınırında kalan Kırkpınar mahallesinde yaşanan ağaç katliamının bilançosu ve görüntüleri ortaya çıktı.

60’ı Ceviz ve 100’ün üzerinde Kayısı ağacının kesildiğini iddia eden mahalle sakinleri, Deprem mağduru bir şehirde başka uğraşılacak bir iş kalmadı mı, ağaçlardan ne isteniyor? Şeklinde sitemini dile getirdi.

ÇİĞKÖFTECİ İSMET KAYMAKAM'A SAHİP ÇIKTI!

Çiğköfteci İsmet Yalvaç Kaymakamı tutarak sözde AK Partili bazı isimlerin bölgede kaçak villa yaptığını Kaymakam'ın bunlara karşı çıkınca hedefe aldığı safsatasını yazsa da, işin aslı öyle değil. Çünkü yıkılan bir yapı söz konusu değil. Sadece ağaçlar kesiliyor. Ayrıca hangi köyde evlerin ruhsatı yada tapusu var? Araştırılsa yüzde 90'ını yıkmanız gerekir.  

MEDYA'YA OLUMLU HABER SERVİS EDİLDİ!

Yaşanan olayların ardından bir grup tarafından Ağaç katliamını savunan ve kaymakamla boy boy resimler veren dürümcü medya tarafından "Mahalle Sakinlerinden Kaymakam Kutsal Baytak'a Teşekkür" başlığıyla, çok iyi bir iş yapmışcasına adeta övgüyle bahsedildi. 

Depremin üzerinden henüz 1 yıl geçmişti ki, kaymakamlığa gidip işlemlerini halletmek isteyen vatandaşı, kişilerin huzur ve sükünunu bozma suçundan şikayet eden Kaymakam Kutsal Baytak’a, Avukat Halis Bilge Öztürk tarafından dava açılıyor. 

Davaya ilişkin bir takım bilgileri kendi sosyal medya hesabından paylaşan Avukat Halis Bilge Öztürk’ün twit dizisi Kaymakam’ın nelerle uğraştığını gün yüzüne çıkardı. 

1. Yeşilyurt Kaymakamı Kutsal Baytak, kaymakamlık binasına işlemlerini halletmek için giden vatandaşı, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun müştekisi sıfatıyla şikayet ediyor. 

2. Düşünebiliyor musunuz? Sivil bir vatandaş olarak kaymakamlık binasına gidiyorsunuz ve kamu görevi icra eden kaymakam tarafından kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan hakkınızda tutanak tutulup şikayetçi olunuyor?

3. Müvekkilimiz kaymakamlık binasına sivil bir vatandaş olarak işlerini halletmek için gidiyor. Bina dışında bankta otururken kaymakam makam aracıyla geliyor. Koruma polisleri dışarda oturan müvekkile “kalk düzgün dur, oturuşuna dikkat et, kaymakam geçiyor görmüyor musun?

4. Şeklinde söylemlerde bulunuyorlar. Müvekkilimiz de kendisinin sivil vatandaş olduğunu, kaymakamı tanımadığını, makam aracının geçtiğini görmediğini, ayrıca kaymakamın emrindeki bir personel olmadığını, ayağa kalkmak zorunda olmadığını ifade ediyor.

5. Akabinde müvekkilimizi kaymakamlık katına çağırıp azarlıyorlar ve rızası olmaksızın kendisini orada tutup hakkında tutarak tutuyorlar.

6. Evet şimdi işin daha ilginç kısmına gelelim. Üniversite öğrencisi olan müvekkilimizi ertesi gün polisler gidip üniversiteden alıp kaymakamlık binasında bulunan Yeşilyurt İlçe Emniyet Amirliğine ifadeye götürüyorlar.

7. Biz de şüpheli sıfatıyla verdiğimiz ifadede kaymakamdan ve koruma polislerinden kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan şikayetçi olduğumuzu beyan ettik.

8. Müvekkilimiz yaşadığı bu olay sebebiyle sırf ilgili kişiler hakkında şikayet beyanında bulunduğu için polis olduğunu beyan eden kişiler müvekkilin ailesine ve yakınlarına ulaşarak kendilerine aba altından sopa göstermektedirler.

9. Emniyet ifadesinde de belirttiğimiz üzere kaymakamın kendi kişisel egosuna ilişkin kaprisleri sebebiyle yaşamış olduğu içsel huzursuzluk kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturmaz. Kaymakam hanım da ucuz egosunu ve kaprislerini bir tarafa bırakıp görevini icra etsin

10. Soruşturma süreci devam ederken müvekkilime yahut ailesine bu şekilde ulaşıp tehditlerinize devam etmeniz halinde biz de gereği neyse onu yapacağız. İlgililere duyurulur.